1 Mayıs İşçi Bayramı, dünya genelinde emekçilerin mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanan önemli bir tarihtir. Bu bayramın ne zaman ilan edildiği ve köklerinin neler olduğu hakkında daha fazla bilgi arıyorsanız, doğru yerdesiniz.
1 Mayıs İşçi Bayramı'nın tarihine dair detayları anlamak için geriye dönmemiz gerekiyor. 19. yüzyılda sanayileşme süreci hız kazandıkça, işçi sınıfının yaşadığı zorluklar artmaya başladı. Uzun çalışma saatleri, düşük ücretler ve insanlık dışı çalışma koşulları, işçilerin maruz kaldığı sorunlardan sadece birkaçıydı. Bu durum, işçilerin hakları ve daha iyi çalışma koşulları için mücadele etmelerine yol açtı.
İşte tam da bu noktada, Amerika Birleşik Devletleri'nde 1886 yılında yaşanan olaylar, 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın temellerini attı. Chicago'da binlerce işçi, sekiz saatlik işgünü talebiyle sokaklara çıktı. Ancak bu protestolar şiddetli çatışmalara dönüştü ve polis tarafından bastırıldı. Olayların ardından, birçok işçi öldü veya yaralandı.
Bu trajik olayların ardından, 1889 yılında Uluslararası İşçi Birliği tarafından 1 Mayıs, dünya genelinde işçi hakları ve dayanışmasını simgeleyen bir gün olarak ilan edildi. Bu karar, uluslararası boyutta işçi hareketlerinin güçlenmesine ve taleplerinin duyurulmasına yardımcı oldu.
1 Mayıs İşçi Bayramı'nın ilanından sonra, dünyanın farklı ülkelerinde çeşitli etkinlikler ve protestolar düzenlenmeye başlandı. İşçiler, sendikalar, sivil toplum örgütleri ve diğer destekleyen gruplar, bu tarihte bir araya gelerek emekçi haklarının vurgulanmasını sağladı.
1 Mayıs İşçi Bayramı, emekçilerin mücadele ve dayanışma günüdür. Kökleri 19. yüzyılın sonlarına dayanan bu bayram, dünya genelinde işçi hareketinin bir parçası olarak kutlanır. Olaylar ve protestolarla dolu geçmişi, emeğin değerini vurgulayan ve daha adil çalışma koşulları için çağrıda bulunan bir anlam taşır. 1 Mayıs'ı unutmayalım ve emekçilerin mücadelesine saygı gösterelim.
1 Mayıs İşçi Bayramının Kökenleri ve Tarihsel Gelişimi
1 Mayıs, dünya genelinde kutlanan bir işçi bayramıdır. Kökenleri 19. yüzyıla kadar uzanan bu bayram, emekçilerin haklarını savunma ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi amacıyla ortaya çıkmıştır. İşçi sınıfının adaletli bir şekilde değerlendirilmesi talebiyle oluşan bu hareket, tarihte önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir.
İşçi sınıfının yaşadığı zorluklar ve sömürü koşulları, 1 Mayıs'ın temelini oluşturmuştur. Sanayi devrimiyle birlikte fabrikalarda çalışan işçiler, ağır çalışma şartlarına maruz kalmakta ve düşük ücretlerle geçim mücadelesi vermektedirler. Bu durum, işçi sınıfında büyük bir hoşnutsuzluğa yol açmış ve daha iyi bir gelecek için mücadeleye yönlendirmiştir.
1870'lerde Amerika Birleşik Devletleri'ndeki işçi hareketi, 8 saatlik iş gününün kabul edilmesi talebiyle bir grev düzenlemiştir. Bu grev, 1 Mayıs 1886'da zirveye ulaşmış ve geniş katılımlı protestolara dönüşmüştür. Ancak protestolar polis şiddetiyle sonuçlanmış ve 4 işçi hayatını kaybetmiştir. Bu olay, 1 Mayıs'ın anlamını daha da pekiştirmiştir.
1 Mayıs 1889'da, İkinci Enternasyonal adı verilen bir toplantıda, dünya genelinde işçi hakları mücadelesine destek olmak amacıyla 1 Mayıs'ın “Uluslararası Emekçiler Günü” olarak kutlanmasına karar verilmiştir. Bu karar, birçok ülkede işçi bayramının temellerini atmış ve 1 Mayıs'ın önemini vurgulamıştır.
Günümüzde, 1 Mayıs İşçi Bayramı birçok ülkede resmi tatil olarak kabul edilmekte ve çalışanların haklarını savunma platformu olarak kullanılmaktadır. Emekçiler, bu özel günde sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelerek taleplerini dile getirir ve işçi haklarının korunmasını sağlamaya yönelik eylemler gerçekleştirirler.
Bugün, 1 Mayıs İşçi Bayramı, emekçilerin mücadele azmini ve dayanışmasını simgeler. İşçi haklarına verilen değerin artması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için süregelen mücadele, 1 Mayıs'ın önemini her yıl daha da güçlendirmektedir.
1 Mayıs: İşçilerin Sesini Duyuran Bir Bayram
İnsanlık tarihi boyunca, çalışanların hakları ve koşullarının iyileştirilmesi için verilen mücadele önemli bir yer tutmuştur. Bu mücadelenin sembolü haline gelen 1 Mayıs, işçilerin taleplerini dile getirdikleri ve bir araya geldikleri anlamlı bir bayramdır. Yıllardır kutlanan bu gün, işçi sınıfının gücünü gösteren bir hareket olarak dünya genelinde büyük bir öneme sahiptir.
1 Mayıs'ın kökleri, 19. yüzyılın sonunda ortaya çıkan işçi hareketlerine dayanmaktadır. O dönemde, çalışma saatlerinin uzunluğu, düşük ücretler, insanlık dışı çalışma koşulları gibi sorunlar işçilerin günlük hayatını etkilemekteydi. İşçiler, daha adil ve insan onuruna yakışır koşullarda çalışmak için örgütlenmeye başladılar ve haklarını aramak için mücadele ettiler.
Bu mücadele, 1 Mayıs 1886'da Amerika'nın Chicago şehrinde doruğa ulaştı. Binlerce işçi, sekiz saatlik iş günü talebiyle barışçıl bir şekilde miting düzenledi. Ancak miting, polis müdahalesiyle kanlı bir çatışmaya dönüştü. Olaylar sonucunda birçok işçi hayatını kaybederken, birçok işçi de yaralandı. Bu acı olaylar, işçi haklarının savunulması için daha da büyük bir motivasyon sağladı.
1 Mayıs, bu tarihten itibaren işçi sınıfının taleplerinin dile getirildiği bir bayram olarak kutlanmaya başlandı. Dünyanın çeşitli bölgelerinde işçiler, sendikalar ve diğer çalışan örgütleri tarafından mitingler, gösteriler ve etkinlikler düzenlenir. Bu gün, işçilerin emeklerinin değerini vurgulamak, sosyal adalet ve eşitlik taleplerini dile getirmek için bir platform sunar.
1 Mayıs'ın amacı, işçilerin haklarına dikkat çekmek ve sosyal değişimi teşvik etmektir. İşçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, adil ücretlendirme, güvenceli istihdam gibi konular bu bayramda öne çıkan talepler arasındadır. Aynı zamanda 1 Mayıs, işçilerin dayanışmasını ve birlik ruhunu pekiştiren bir fırsattır.
Bugün, 1 Mayıs tüm dünyada işçi hareketinin coşkusunu ve mücadelesini temsil eden bir bayramdır. İşçiler, bu günü kendi taleplerini duyurmak, seslerini yükseltmek ve daha adil bir dünya için mücadele etmek amacıyla kutlar. İşte tam da bu sebeplerle 1 Mayıs, işçilerin sesini duyuran anlamlı bir bayramdır.
İşçi Hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı Arasındaki Bağlantı
İşçi hakları, çalışan bireylerin adil çalışma koşullarına sahip olmalarını sağlayan, işverenlerle yapılan anlaşmalara dayanan temel prensiplerdir. Bu haklar, işçilerin güvenliği, ücretleri, çalışma saatleri ve diğer birçok konuda korunmalarını amaçlar. İşçi haklarının savunulması ve iyileştirilmesi için mücadele eden birçok örgüt ve hareket bulunmaktadır.
İşçi haklarının simgesi haline gelen 1 Mayıs İşçi Bayramı, dünya genelinde kutlanan ve işçi sınıfının kazanımlarını anma ve taleplerini dile getirme amacı taşıyan önemli bir tarihtir. 1 Mayıs, 1886 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleşen Haymarket Olayları ile başlamıştır. İşçiler, daha iyi çalışma koşulları ve sekiz saatlik iş günü talepleriyle bir araya gelmiş, ancak polis müdahalesi sonucunda çatışmalar yaşanmıştır. Bu olayın ardından, 1 Mayıs tarihi, işçi hakları ve emekçilerin mücadelesi için sembolik bir anlam kazanmıştır.
İşçi hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı arasındaki bağlantı güçlüdür. 1 Mayıs, işçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve haklarının korunması için bir dayanışma günü olarak kabul edilir. Bu tarih, işçi hakları hareketinin önemli bir simgesi haline gelmiş ve dünya çapında kutlanan bir bayram olmuştur. İnsanlar, bu günde sokaklara çıkarak taleplerini dile getirir, sendikalar ve örgütler mitingler düzenler ve toplumun dikkatini çalışma hayatının sorunlarına çeker.
İşçi hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı, emeğin değerini vurgulayan ve işçilerin haklarını savunan bir anlayışın ifadesidir. Her yıl, insanlar bu günü kutlayarak işçi sınıfının kazanımlarını hatırlar ve gelecekte daha adil bir çalışma ortamı için mücadele etmeye devam eder. İşçi hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı, geçmişte elde edilen kazanımları korumanın yanı sıra, gelecekteki nesillere daha iyi bir yaşam umudu veren bir sembol olmaya devam etmektedir.
1 Mayıs İşçi Bayramı ve Türkiye’deki Kutlama Geleneği
1 Mayıs İşçi Bayramı, dünya genelinde kutlanan ve işçilerin haklarını ve çalışma koşullarını vurgulayan bir öneme sahip olan bir bayramdır. Türkiye'de de uzun bir geçmişi olan bu bayram, her yıl coşkuyla kutlanır.
Türkiye'deki 1 Mayıs kutlama geleneği, genellikle sendikaların ve sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde gerçekleştirilir. İşçiler, sendika temsilcileriyle birlikte meydanlarda toplanır ve haklarını talep eder. Renkli flamalar, pankartlar ve sloganlarla donatılan meydanlar, bir araya gelen insanların seslerini duyurdukları yer olur.
Bu kutlamalar, işçi sınıfının tarihindeki mücadelelerin anısına yapılan gösterileri içerir. İşçi hakları, adil çalışma koşulları, güvenceli iş, eşitlik ve adalet gibi konuların vurgulandığı konuşmalar yapılır. İşçi sınıfının elde ettiği kazanımların korunması ve iyileştirilmesi için çağrılar yapılır.
Türkiye'de 1 Mayıs kutlamaları zaman zaman çeşitli tartışmalara da yol açmıştır. Özellikle 1977 yılında gerçekleşen ve Maçka Parkı'ndaki saldırı sonucu çok sayıda insanın hayatını kaybettiği olaylar, hala unutulmamıştır. Ancak son yıllarda bu kutlamalar genellikle daha barışçıl ve düzenli bir şekilde gerçekleştirilmekte ve güvenlik önlemleri alınmaktadır.
1 Mayıs İşçi Bayramı, Türkiye'de işçi sınıfının mücadelesini anlamak ve takdir etmek adına önemli bir fırsattır. İşçilerin hakları için bir araya gelen insanların coşkusu, dayanışması ve talepleri, toplumda sosyal adaletin sağlanmasına yönelik bir çağrı niteliği taşır. Her yıl 1 Mayıs'ta, Türkiye'deki işçilerin sesi yükselir ve hakları için mücadele edenlerin anısı canlı tutulur.
Önceki Yazılar:
Sonraki Yazılar:
1 Mayıs İşçi Bayramı, dünya genelinde emekçilerin mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanan önemli bir tarihtir. Bu bayramın ne zaman ilan edildiği ve köklerinin neler olduğu hakkında daha fazla bilgi arıyorsanız, doğru yerdesiniz.
1 Mayıs İşçi Bayramı'nın tarihine dair detayları anlamak için geriye dönmemiz gerekiyor. 19. yüzyılda sanayileşme süreci hız kazandıkça, işçi sınıfının yaşadığı zorluklar artmaya başladı. Uzun çalışma saatleri, düşük ücretler ve insanlık dışı çalışma koşulları, işçilerin maruz kaldığı sorunlardan sadece birkaçıydı. Bu durum, işçilerin hakları ve daha iyi çalışma koşulları için mücadele etmelerine yol açtı.
İşte tam da bu noktada, Amerika Birleşik Devletleri'nde 1886 yılında yaşanan olaylar, 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın temellerini attı. Chicago'da binlerce işçi, sekiz saatlik işgünü talebiyle sokaklara çıktı. Ancak bu protestolar şiddetli çatışmalara dönüştü ve polis tarafından bastırıldı. Olayların ardından, birçok işçi öldü veya yaralandı.
Bu trajik olayların ardından, 1889 yılında Uluslararası İşçi Birliği tarafından 1 Mayıs, dünya genelinde işçi hakları ve dayanışmasını simgeleyen bir gün olarak ilan edildi. Bu karar, uluslararası boyutta işçi hareketlerinin güçlenmesine ve taleplerinin duyurulmasına yardımcı oldu.
1 Mayıs İşçi Bayramı'nın ilanından sonra, dünyanın farklı ülkelerinde çeşitli etkinlikler ve protestolar düzenlenmeye başlandı. İşçiler, sendikalar, sivil toplum örgütleri ve diğer destekleyen gruplar, bu tarihte bir araya gelerek emekçi haklarının vurgulanmasını sağladı.
1 Mayıs İşçi Bayramı, emekçilerin mücadele ve dayanışma günüdür. Kökleri 19. yüzyılın sonlarına dayanan bu bayram, dünya genelinde işçi hareketinin bir parçası olarak kutlanır. Olaylar ve protestolarla dolu geçmişi, emeğin değerini vurgulayan ve daha adil çalışma koşulları için çağrıda bulunan bir anlam taşır. 1 Mayıs'ı unutmayalım ve emekçilerin mücadelesine saygı gösterelim.
1 Mayıs İşçi Bayramının Kökenleri ve Tarihsel Gelişimi
1 Mayıs, dünya genelinde kutlanan bir işçi bayramıdır. Kökenleri 19. yüzyıla kadar uzanan bu bayram, emekçilerin haklarını savunma ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi amacıyla ortaya çıkmıştır. İşçi sınıfının adaletli bir şekilde değerlendirilmesi talebiyle oluşan bu hareket, tarihte önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir.
İşçi sınıfının yaşadığı zorluklar ve sömürü koşulları, 1 Mayıs'ın temelini oluşturmuştur. Sanayi devrimiyle birlikte fabrikalarda çalışan işçiler, ağır çalışma şartlarına maruz kalmakta ve düşük ücretlerle geçim mücadelesi vermektedirler. Bu durum, işçi sınıfında büyük bir hoşnutsuzluğa yol açmış ve daha iyi bir gelecek için mücadeleye yönlendirmiştir.
1870'lerde Amerika Birleşik Devletleri'ndeki işçi hareketi, 8 saatlik iş gününün kabul edilmesi talebiyle bir grev düzenlemiştir. Bu grev, 1 Mayıs 1886'da zirveye ulaşmış ve geniş katılımlı protestolara dönüşmüştür. Ancak protestolar polis şiddetiyle sonuçlanmış ve 4 işçi hayatını kaybetmiştir. Bu olay, 1 Mayıs'ın anlamını daha da pekiştirmiştir.
1 Mayıs 1889'da, İkinci Enternasyonal adı verilen bir toplantıda, dünya genelinde işçi hakları mücadelesine destek olmak amacıyla 1 Mayıs'ın “Uluslararası Emekçiler Günü” olarak kutlanmasına karar verilmiştir. Bu karar, birçok ülkede işçi bayramının temellerini atmış ve 1 Mayıs'ın önemini vurgulamıştır.
Günümüzde, 1 Mayıs İşçi Bayramı birçok ülkede resmi tatil olarak kabul edilmekte ve çalışanların haklarını savunma platformu olarak kullanılmaktadır. Emekçiler, bu özel günde sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelerek taleplerini dile getirir ve işçi haklarının korunmasını sağlamaya yönelik eylemler gerçekleştirirler.
Bugün, 1 Mayıs İşçi Bayramı, emekçilerin mücadele azmini ve dayanışmasını simgeler. İşçi haklarına verilen değerin artması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için süregelen mücadele, 1 Mayıs'ın önemini her yıl daha da güçlendirmektedir.
1 Mayıs: İşçilerin Sesini Duyuran Bir Bayram
İnsanlık tarihi boyunca, çalışanların hakları ve koşullarının iyileştirilmesi için verilen mücadele önemli bir yer tutmuştur. Bu mücadelenin sembolü haline gelen 1 Mayıs, işçilerin taleplerini dile getirdikleri ve bir araya geldikleri anlamlı bir bayramdır. Yıllardır kutlanan bu gün, işçi sınıfının gücünü gösteren bir hareket olarak dünya genelinde büyük bir öneme sahiptir.
1 Mayıs'ın kökleri, 19. yüzyılın sonunda ortaya çıkan işçi hareketlerine dayanmaktadır. O dönemde, çalışma saatlerinin uzunluğu, düşük ücretler, insanlık dışı çalışma koşulları gibi sorunlar işçilerin günlük hayatını etkilemekteydi. İşçiler, daha adil ve insan onuruna yakışır koşullarda çalışmak için örgütlenmeye başladılar ve haklarını aramak için mücadele ettiler.
Bu mücadele, 1 Mayıs 1886'da Amerika'nın Chicago şehrinde doruğa ulaştı. Binlerce işçi, sekiz saatlik iş günü talebiyle barışçıl bir şekilde miting düzenledi. Ancak miting, polis müdahalesiyle kanlı bir çatışmaya dönüştü. Olaylar sonucunda birçok işçi hayatını kaybederken, birçok işçi de yaralandı. Bu acı olaylar, işçi haklarının savunulması için daha da büyük bir motivasyon sağladı.
1 Mayıs, bu tarihten itibaren işçi sınıfının taleplerinin dile getirildiği bir bayram olarak kutlanmaya başlandı. Dünyanın çeşitli bölgelerinde işçiler, sendikalar ve diğer çalışan örgütleri tarafından mitingler, gösteriler ve etkinlikler düzenlenir. Bu gün, işçilerin emeklerinin değerini vurgulamak, sosyal adalet ve eşitlik taleplerini dile getirmek için bir platform sunar.
1 Mayıs'ın amacı, işçilerin haklarına dikkat çekmek ve sosyal değişimi teşvik etmektir. İşçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, adil ücretlendirme, güvenceli istihdam gibi konular bu bayramda öne çıkan talepler arasındadır. Aynı zamanda 1 Mayıs, işçilerin dayanışmasını ve birlik ruhunu pekiştiren bir fırsattır.
Bugün, 1 Mayıs tüm dünyada işçi hareketinin coşkusunu ve mücadelesini temsil eden bir bayramdır. İşçiler, bu günü kendi taleplerini duyurmak, seslerini yükseltmek ve daha adil bir dünya için mücadele etmek amacıyla kutlar. İşte tam da bu sebeplerle 1 Mayıs, işçilerin sesini duyuran anlamlı bir bayramdır.
İşçi Hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı Arasındaki Bağlantı
İşçi hakları, çalışan bireylerin adil çalışma koşullarına sahip olmalarını sağlayan, işverenlerle yapılan anlaşmalara dayanan temel prensiplerdir. Bu haklar, işçilerin güvenliği, ücretleri, çalışma saatleri ve diğer birçok konuda korunmalarını amaçlar. İşçi haklarının savunulması ve iyileştirilmesi için mücadele eden birçok örgüt ve hareket bulunmaktadır.
İşçi haklarının simgesi haline gelen 1 Mayıs İşçi Bayramı, dünya genelinde kutlanan ve işçi sınıfının kazanımlarını anma ve taleplerini dile getirme amacı taşıyan önemli bir tarihtir. 1 Mayıs, 1886 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleşen Haymarket Olayları ile başlamıştır. İşçiler, daha iyi çalışma koşulları ve sekiz saatlik iş günü talepleriyle bir araya gelmiş, ancak polis müdahalesi sonucunda çatışmalar yaşanmıştır. Bu olayın ardından, 1 Mayıs tarihi, işçi hakları ve emekçilerin mücadelesi için sembolik bir anlam kazanmıştır.
İşçi hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı arasındaki bağlantı güçlüdür. 1 Mayıs, işçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve haklarının korunması için bir dayanışma günü olarak kabul edilir. Bu tarih, işçi hakları hareketinin önemli bir simgesi haline gelmiş ve dünya çapında kutlanan bir bayram olmuştur. İnsanlar, bu günde sokaklara çıkarak taleplerini dile getirir, sendikalar ve örgütler mitingler düzenler ve toplumun dikkatini çalışma hayatının sorunlarına çeker.
İşçi hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı, emeğin değerini vurgulayan ve işçilerin haklarını savunan bir anlayışın ifadesidir. Her yıl, insanlar bu günü kutlayarak işçi sınıfının kazanımlarını hatırlar ve gelecekte daha adil bir çalışma ortamı için mücadele etmeye devam eder. İşçi hakları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı, geçmişte elde edilen kazanımları korumanın yanı sıra, gelecekteki nesillere daha iyi bir yaşam umudu veren bir sembol olmaya devam etmektedir.
1 Mayıs İşçi Bayramı ve Türkiye’deki Kutlama Geleneği
1 Mayıs İşçi Bayramı, dünya genelinde kutlanan ve işçilerin haklarını ve çalışma koşullarını vurgulayan bir öneme sahip olan bir bayramdır. Türkiye'de de uzun bir geçmişi olan bu bayram, her yıl coşkuyla kutlanır.
Türkiye'deki 1 Mayıs kutlama geleneği, genellikle sendikaların ve sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde gerçekleştirilir. İşçiler, sendika temsilcileriyle birlikte meydanlarda toplanır ve haklarını talep eder. Renkli flamalar, pankartlar ve sloganlarla donatılan meydanlar, bir araya gelen insanların seslerini duyurdukları yer olur.
Bu kutlamalar, işçi sınıfının tarihindeki mücadelelerin anısına yapılan gösterileri içerir. İşçi hakları, adil çalışma koşulları, güvenceli iş, eşitlik ve adalet gibi konuların vurgulandığı konuşmalar yapılır. İşçi sınıfının elde ettiği kazanımların korunması ve iyileştirilmesi için çağrılar yapılır.
Türkiye'de 1 Mayıs kutlamaları zaman zaman çeşitli tartışmalara da yol açmıştır. Özellikle 1977 yılında gerçekleşen ve Maçka Parkı'ndaki saldırı sonucu çok sayıda insanın hayatını kaybettiği olaylar, hala unutulmamıştır. Ancak son yıllarda bu kutlamalar genellikle daha barışçıl ve düzenli bir şekilde gerçekleştirilmekte ve güvenlik önlemleri alınmaktadır.
1 Mayıs İşçi Bayramı, Türkiye'de işçi sınıfının mücadelesini anlamak ve takdir etmek adına önemli bir fırsattır. İşçilerin hakları için bir araya gelen insanların coşkusu, dayanışması ve talepleri, toplumda sosyal adaletin sağlanmasına yönelik bir çağrı niteliği taşır. Her yıl 1 Mayıs'ta, Türkiye'deki işçilerin sesi yükselir ve hakları için mücadele edenlerin anısı canlı tutulur.
Önceki Yazılar:
Sonraki Yazılar:
admin